Soma Davası Mağdur Avukatları; Adaleti Rayına Sokalım
27 izlenme
Kategori
Haber
Eklenme Tarihi
DilTürkçe
Açıklama
Soma Davası Mağdur Avukatları; Adaleti Rayına Sokalım
Akhisar Haber Ajansı - AHA
Soma'daki maden faciasına ilişkin 8'i tutuklu 46 sanığın yargılandığı davada, ara karar öncesi tarafların yazılı ve sözlü talepleri alınmaya başlandı.
Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 34'üncü oturumunda söz alan Cumhuriyet Savcısı Oğuz Köktan, tutuklu sanıklardan emniyet vardiya amirleri Yasin Kurnaz ve Hilmi Kazık'ın aynı görevdeki tutuksuz sanıkların durumu ve tutuklu kaldıkları süre göz önünde bulundurularak adli kontrol hükümlerinin uygulanması şartıyla serbest bırakılması yönünde mütalaa sundu.
Mağdur avukatları ise savcının tahliye talebine katılmadıklarını dile getirerek, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devam etmesini istedi.
Avukat Selçuk Kozağaçlı da sanıkların, 15 yıldan az hapis cezası almayacağını tahmin ettikleri davanın, bu yıl tamamlanmasını beklediklerini belirterek, 301 kez olası kastla cezalandırılması istenen tutuklu sanıklardan bazılarının, tutukluluk süresi göz önünde bulundurulup serbest bırakılmalarını talep etmenin "abes" olduğunu söyledi.
"Şirket, kayyuma atanmalı"
Mahkemece keşif ve bilirkişi araştırması için ocakta güvenlik önlemlerinin alınmasına ilişkin TKİ Ege Linyitleri İşletmesi Müessesesi Müdürlüğüne (ELİ) gönderilen yazıya, "bunun mümkün olmadığı" yönünde yanıt verildiğine dikkati çeken Kozağaçlı, "Ocakta güvenliğin sanıklarca alınması isteniyor. Bu, kabul edilemez. Ruhsat sahibi, güvenlik önlemini almalı" diye konuştu.
Kozağaçlı, sanıklar aleyhine olabilecek belgelerin Soma Kömürleri AŞ tarafından gönderilmesinde sıkıntı yaşandığını gerekçe göstererek şirketin kayyum yönetimine atanması gerektiğini ifade etti.
"Adaleti rayına sokalım"
Tutuklu sanıklardan Soma Kömürleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ise babası ve kendisinin en büyük motivasyonunun istihdam olduğunu ifade ederek, kazandıklarının hepsini, yine sektöre yatırdıklarını aktardı.
Gürkan, "Kazanın ardından asli görevim, geride kalanları desteklemek, sahip çıkmak, yaralarını sarmak. İstediğim bu. Ama tutukluluğum devam ettiği sürece bunu yapamayacağım" ifadesini kullandı.
İddianamede göz önünde bulundurulan bilirkişi raporuna değinen Gürkan, mahkeme başkanı Aytaç Ballı'ya yönelik şunları söyledi:
"140 panosunun sensörünün verileri, U3 topuğundaki yangını uzun süredir tespit etmesine rağmen bizler, bunu görmezden geldiğimiz iddiasıyla olası kast ile yargılanıyoruz. Bu suçlamayla salondaki aileler yerinde ben de olsam ben de küfrederdim, her kötülüğü düşünürdüm. Eğer binde 1 dahi 140 panosunun sensör verilerinin bu yangını gösterdiğini düşünüyorsanız, bir şey yapmayın. İnanmıyorsanız, yeni heyetin adil rapor hazırlaması için eski raporu hazırlayan bilirkişi heyeti hakkında suç duyurusunda bulunun. Artık davayı, adalet rayına sokalım. Yargı da düzene girsin. Yoksa bu kamuoyu baskısı altında, bilirkişiler gerçeği yazamaz. Kazanın ardından daha önce ocağı denetleyenler, öncekilerden farklı raporlar hazırlamaya başladı. Dedikodu ve hurafelerle yargılanıyoruz. Yapmam gerekenleri yaptığıma inanıyorum. "
Gürkan, tambur sıyırması nedeniyle yangının çıkamayacağını belirterek, binde 1 bile olsa kundaklama ve sabotaj ihtimalinin araştırılmasına neden karşı çıkıldığını anlamadığını dile getirdi.
Tutuklu sanıklardan işletme müdürü Akın Çelik de keşif sırasında heyete eşlik etme ve "onlarca kağıt içinde kaybolduğu" gerekçesiyle dava dosyası içeriğinin dijital ortamda inceleyebilmesi olanağı verilmesi talebinde bulundu.
"Çocuğumun doğum günü, babası nerede?"
Tutuklu sanıklardan teknik nezaretçi Ertan Ersoy'un, eşi ve çocuklarıyla ilgilenmek için gerekirse elektronik kelepçe takılıp adli kontrol şartıyla serbest bırakılması talebinde bulunması, salondaki madenci yakınlarının büyük tepkisini çekti.
"Bugün çocuğumun doğum günü, babası nerede?" diye bağıran madenci yakınlarından Gülten Kavas, sakinleşememesi üzerine salon dışına alındı.
Ayrıca tutuklu sanıkların tümü, tanık ve mağdur ifadelerinin çelişkilerle dolu olduğunu iddia etti.
Mahkeme başkanı Aytaç Ballı, sanık avukatlarının talebinin alınması öncesi, duruşmaya ara verdi.
Olay
Manisa'nın Soma ilçesi Eynez mevkisinde Soma Kömürleri AŞ tarafından işletilen ocakta 13 Mayıs 2014'te 15.00 sıralarında başlayan yangında, 420 metre derinlikte ve 3,5 kilometre uzunluğundaki galeriler dumanla dolmuş, faciada 301 madenci hayatını kaybetmiş, 162 işçi sağ kurtarılmıştı.
Olayla ilgili soruşturma sonucunda açılan davada tutuklu 8 sanık, "olası kastla öldürme" suçundan 301 kez 20 yıldan 25 yıla, "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama" suçundan da 162 kez 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istemiyle yargılanıyor.
Tutuksuz 38 sanık hakkında ise "taksirle birden fazla kişinin ölümüyle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis isteniyor. Bunlardan 25'i hakkında da bu suçları "bilinçli taksirle" işledikleri gerekçesiyle aynı aralıktaki ceza süresinin, üçte birden yarısına kadar artırılarak uygulanması talep ediliyor.
Akhisar Haber Ajansı - AHA
Soma'daki maden faciasına ilişkin 8'i tutuklu 46 sanığın yargılandığı davada, ara karar öncesi tarafların yazılı ve sözlü talepleri alınmaya başlandı.
Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 34'üncü oturumunda söz alan Cumhuriyet Savcısı Oğuz Köktan, tutuklu sanıklardan emniyet vardiya amirleri Yasin Kurnaz ve Hilmi Kazık'ın aynı görevdeki tutuksuz sanıkların durumu ve tutuklu kaldıkları süre göz önünde bulundurularak adli kontrol hükümlerinin uygulanması şartıyla serbest bırakılması yönünde mütalaa sundu.
Mağdur avukatları ise savcının tahliye talebine katılmadıklarını dile getirerek, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devam etmesini istedi.
Avukat Selçuk Kozağaçlı da sanıkların, 15 yıldan az hapis cezası almayacağını tahmin ettikleri davanın, bu yıl tamamlanmasını beklediklerini belirterek, 301 kez olası kastla cezalandırılması istenen tutuklu sanıklardan bazılarının, tutukluluk süresi göz önünde bulundurulup serbest bırakılmalarını talep etmenin "abes" olduğunu söyledi.
"Şirket, kayyuma atanmalı"
Mahkemece keşif ve bilirkişi araştırması için ocakta güvenlik önlemlerinin alınmasına ilişkin TKİ Ege Linyitleri İşletmesi Müessesesi Müdürlüğüne (ELİ) gönderilen yazıya, "bunun mümkün olmadığı" yönünde yanıt verildiğine dikkati çeken Kozağaçlı, "Ocakta güvenliğin sanıklarca alınması isteniyor. Bu, kabul edilemez. Ruhsat sahibi, güvenlik önlemini almalı" diye konuştu.
Kozağaçlı, sanıklar aleyhine olabilecek belgelerin Soma Kömürleri AŞ tarafından gönderilmesinde sıkıntı yaşandığını gerekçe göstererek şirketin kayyum yönetimine atanması gerektiğini ifade etti.
"Adaleti rayına sokalım"
Tutuklu sanıklardan Soma Kömürleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ise babası ve kendisinin en büyük motivasyonunun istihdam olduğunu ifade ederek, kazandıklarının hepsini, yine sektöre yatırdıklarını aktardı.
Gürkan, "Kazanın ardından asli görevim, geride kalanları desteklemek, sahip çıkmak, yaralarını sarmak. İstediğim bu. Ama tutukluluğum devam ettiği sürece bunu yapamayacağım" ifadesini kullandı.
İddianamede göz önünde bulundurulan bilirkişi raporuna değinen Gürkan, mahkeme başkanı Aytaç Ballı'ya yönelik şunları söyledi:
"140 panosunun sensörünün verileri, U3 topuğundaki yangını uzun süredir tespit etmesine rağmen bizler, bunu görmezden geldiğimiz iddiasıyla olası kast ile yargılanıyoruz. Bu suçlamayla salondaki aileler yerinde ben de olsam ben de küfrederdim, her kötülüğü düşünürdüm. Eğer binde 1 dahi 140 panosunun sensör verilerinin bu yangını gösterdiğini düşünüyorsanız, bir şey yapmayın. İnanmıyorsanız, yeni heyetin adil rapor hazırlaması için eski raporu hazırlayan bilirkişi heyeti hakkında suç duyurusunda bulunun. Artık davayı, adalet rayına sokalım. Yargı da düzene girsin. Yoksa bu kamuoyu baskısı altında, bilirkişiler gerçeği yazamaz. Kazanın ardından daha önce ocağı denetleyenler, öncekilerden farklı raporlar hazırlamaya başladı. Dedikodu ve hurafelerle yargılanıyoruz. Yapmam gerekenleri yaptığıma inanıyorum. "
Gürkan, tambur sıyırması nedeniyle yangının çıkamayacağını belirterek, binde 1 bile olsa kundaklama ve sabotaj ihtimalinin araştırılmasına neden karşı çıkıldığını anlamadığını dile getirdi.
Tutuklu sanıklardan işletme müdürü Akın Çelik de keşif sırasında heyete eşlik etme ve "onlarca kağıt içinde kaybolduğu" gerekçesiyle dava dosyası içeriğinin dijital ortamda inceleyebilmesi olanağı verilmesi talebinde bulundu.
"Çocuğumun doğum günü, babası nerede?"
Tutuklu sanıklardan teknik nezaretçi Ertan Ersoy'un, eşi ve çocuklarıyla ilgilenmek için gerekirse elektronik kelepçe takılıp adli kontrol şartıyla serbest bırakılması talebinde bulunması, salondaki madenci yakınlarının büyük tepkisini çekti.
"Bugün çocuğumun doğum günü, babası nerede?" diye bağıran madenci yakınlarından Gülten Kavas, sakinleşememesi üzerine salon dışına alındı.
Ayrıca tutuklu sanıkların tümü, tanık ve mağdur ifadelerinin çelişkilerle dolu olduğunu iddia etti.
Mahkeme başkanı Aytaç Ballı, sanık avukatlarının talebinin alınması öncesi, duruşmaya ara verdi.
Olay
Manisa'nın Soma ilçesi Eynez mevkisinde Soma Kömürleri AŞ tarafından işletilen ocakta 13 Mayıs 2014'te 15.00 sıralarında başlayan yangında, 420 metre derinlikte ve 3,5 kilometre uzunluğundaki galeriler dumanla dolmuş, faciada 301 madenci hayatını kaybetmiş, 162 işçi sağ kurtarılmıştı.
Olayla ilgili soruşturma sonucunda açılan davada tutuklu 8 sanık, "olası kastla öldürme" suçundan 301 kez 20 yıldan 25 yıla, "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama" suçundan da 162 kez 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istemiyle yargılanıyor.
Tutuksuz 38 sanık hakkında ise "taksirle birden fazla kişinin ölümüyle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis isteniyor. Bunlardan 25'i hakkında da bu suçları "bilinçli taksirle" işledikleri gerekçesiyle aynı aralıktaki ceza süresinin, üçte birden yarısına kadar artırılarak uygulanması talep ediliyor.
Etiketler
